Geçtiğimiz sene, yani 2016 yılı Şubat ayında, hem de Slovakya’dan Türk bir takipçimiz bize ulaştı ve ÇekTürk web sitemizi tesadüfen bulduğunu, ÇekTürk kuruluşumuzdan çok etkilendiğini ve belki birlikte güzel şeyler yapabileceğimizden bahsetti… 

Tabii ki bu dedikleri bizi heyecanlandırmaya yetti ve henüz çok sevgili Bilgesu Şatır ile yüz yüze tanışma fırsatı bulamamış olsak da, birkaç fikir alışverişi yapma şansı bulduk. Yaz aylarında Prag ziyaretinde ise yüz yüze tanışmayı planlıyoruz.

Kendisi yaklaşık 7 yıldır Bratislava’da yaşayan bir Türk olarak, şu anda üniversitede akademik okutmanlık yapmaktadır. ÇekTürk blogumuzda büyük mutlulukla paylaştığımız ilk şiiri “Kışın Martılar Bratislava” ve ikinci şiiri  “Kızlarıma Mektuplarım 1”’dan sonra İstanbul’u özleyenler için İstanbul şiirini paylaşmak isteriz:

Kimler geldi elinden.

Kimler geçti.

Kimler sahibi oldu, ya da sahibi sandılar senin.

Sen birdin oysa ki.

Sahiplenemezdi kimse seni.

Özgürdün.

Dimdiktin.

Yeşildin.Yemyeşildin,

Güzeldin,

Hür olmak istedin.

Hür olmak isterdin ama çok istediler seni,

damarlarına girdiler, parça parça ettiler seni,

Duyuyorum şimdi ağlıyormuşsun içten içe,

Hüzünlü hüzünlü, bazen de hıçkırıklar içinde.

Yenilmek yakışmaz oysa ki İstanbul sana hiç heyhaaat!

Sen değil miydin hepsini başından savan,

Sen değil miydin bir kalemde silen?

İstedin mi yeniden hür olan sen değil miydin?

E neden peki bu kendini vermişlik?

Bu yenilmişlik?

Yakışıyor mu sana?!

Yakışıyor mu bize, İstanbul’um..

Sil o gözyaşlarını.

Ve doğrul,

Önce Yeşilköy’e gidelim, oradan Sultanahmet’e geçelim, oradan Balat’a uzanalım, Balat’Tan da

Karaköy’e…

Kadıköy güzeldir şimdilerde, Beyoğlu’nun da tadı damağımda,

Son durak Adalar’da buluşalım…